Bir Elazığlıyı Nasıl Tanırız

Nedisin küre , yegen gibi sıfatlar sölise,

Köprü yerine körpü ,yaprak yerine yarpağ diyise,

Alahan gurban, Çağam o çeketten getme… tabirlerini gullanise,

Hele şurda iki tene oturam , gibi cümleler varsa,

Patlıcana; balcan diyip Harput küfde bişirise,

Dışardan arkadaşları geldiğinde “kasadaki adama kaş göz işaretiyle, senin paran burada geçmez gardaş” diyise,
Lokantada hesabı kendisi ödemek için kavga edilerse

Gazi caddesine her çıktığında öf çekip 1 gün gelmediğinde özlise,

Tüm hastalıklar için şekerli şerbet içmeni önerise ,

Yeğen kimlerdensin? ..Ooooo selvi dayının torunumusun? evet cevabına karşılık “nası tanıdıma görisin oda bele uzundu” cevabı verise,

İl dışında plakasının son 2 harfi 23 ise veya 23 sana ölümüne selektör yapise ,

Dut’a tut, tut’a da dut diyise,

Bastuğunu, orcigini kendi bişirise,

Bayram sabahlarında lahana sarması bişirise,

Her nerde olsun ticaret yaptığınızda ”usta bundan varmı” sorusuna ”gıyamet gibi yegen gel” cevabı gelirse,

Elazığ dik halayını yandakine yüklenerek oynise,

Misafirliğe gidersin ve gider gitmez çay suyu goyise,

Elbisesi her zaman temiz ayakkabılar boyalı saçlar yapılı ve kotun altına sivri burun kundura giyise,

Uzun kış gecelerinde misafirlikte bastuğ, orcik, ceviz, kuru üzüm, dut unu ve bilimum uçurucu maddeler ikram ediyorlarsa,

44 plaka trafikte hata yaptığında “kofikdaa ne beklisin” diyise,

Sitil : Kova.., Anuğ : Nane.., Çağa : Çocuk.., Kortik: Çukur.., Çagala: Olmamış kayısı.., Çaput : Bez parçası.., Pipirim : Semizotu.., Tuman : Külot.., gırnata:Klarnet.. vs..

Malatyadan haz etmise :), Malatya maçlarını gaçirmise,

Bir günlüğüne dahi il dışına çıktığında “garmı yağmış şu harputun başına” şarkısını dinlediğinde vah vah diyise,

ve.. Elazığ’nın doğunun Parisi olduğunu bilise,………………..
vs,
ÖVÜNMEK GİBİ OLMASIN ELAZIĞLIYIZ GARDAŞ 🙂