Elazığ Şiirleri

Adı : ELAZİZ BAŞKA

Yazarı : Bünyamin EROĞLU

Türü : Elazığ Şiir

Ek Bilgi :
Yetmiş dokuz ili gezdim dolaştım.
Zaman oldu çok şöhrete ulaştım.
Çok yerlerde çok işlere bulaştım.
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Bir yanımda Malatya bir yanımda Muş
Tunceli elinde sanayi yokmuş
Diyarbakır da ciğerler çokmuş
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Kuzeyinde Erzincan’la Sivas var
Ölü çıkan hanelerde çok yas var
Er oğlu erlerden insanda has var
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Kulak ver arkadaş gelen şu sese
Arap baba dene büyük nefese
Kurmuşlar bir ilim dolu medrese
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Ne deynek vururlar kula, ne çalı
Bazan kar yağdırır bazenden dolu
Şeyhiyle meşhur o bizim Palu
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Cip köyünde canlar can katar cana
Âraf verir, hayat verir insana
Canım kurban cerayanlı Keban’a
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Burada öğrendim ilimi fenni
Burada çok yetişmez çakır dikeni
Bir tepede gittim gördüm Maden’i
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Burada ki insanlar çekti çok çile
Ancak çileleri düşmedi dile
Ayrı değer versin Devlet Baskil’e
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Gel arkadaş gitme öyle uzağa
Burda düşmen aşk denen o tuzağa
Selam yolla burdan ayrılan Çemişgezeğe
atanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Geniş tutar lekesizdir arını
Hiç düşünmez geleceği yarını
Çünkü hepsi Belek Gazi torunu
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

O Anadolu’nun en güzel yeri
Burda birleşmiş Türk’ün her eri
Dadına doyulmaz Orcik şekeri
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Gelenden geçenden ilham gapmışlar
Kalleşleri bir kenara atmışlar
Etrafında dokuz baraj yapmışar
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Deresinde görürsün çok çakıl daşı var
Harput’tan buraya çok nakil var
Hastahanede delilere akıl var
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.

Buradan geçmemiş bizim Köroğlu
Amma tarih seni burda der oğlu
Büyük abi ol Bünyamin EROĞLU
Vatanın elleri çok güzel amma
Gakgoşlar diyarı Elaziz başga.
ELAZIĞA ÖZLEM-ABDULLAH ŞEKEROĞLU

Dağların moru yok Şimdi hep duman
Tepeler el açar göklere aman
Takvimlerde resmine baktığım zaman
Bakyp bakyp aĞlar oldum ELAZIĞ

Çocukluğum sendin gençliğim sen
Gurbet elde uzak kaldym sana ben
Aşımdasın, ekmeğimde suyumdasın sen
İçer iken ağlar oldum ELAZIĞ

Hiç bakmadan dü?tük gurbet iline
Kapılmayız dünya malı seline
En son resmin geçti şimdi elime
Efkarlanıp ağlar oldum ELAZIĞ

Oradayken kıymetini bilmedik
Keyfimizden gurbet ele gelmedik
Hep ağlidik bir gün olsun gülmedik
Güler iken ağlar olduk ELAZIĞ

Adı : ELAZIĞ

Yazarı : Adnan YÜCESOY – Polis Memuru

Türü : Elazığ Şiirleri Güldestesi

Ek Bilgi : KAYNAK : COŞKUN BOZKURT

Koskoca dört yılım geçti burada;
Yaşatacam, seni hep hatıramda
Sıra sıra olan sokaklarında,
Teker, teker gezip durdum Elazığ.

İlk geldiğim gün gakko dediler;
O zamandan beri kardeş ettiler
Meşhur orcik ile Bastuğ verdiler,
Lokmalarda seni tattım; Elazığ.

Keban baraj gölü sarmış etrafın;
Harput’a dayanmış senin bir yanın
Çayda çıra ile anılır adın;
Halay olmuş oynanıyor; Elazığ.

Kömürhan köprüsü Harput’a bakar;
Fırat’ın suyu kıvrılmış akar
Yıktığı yuvalar, ağıtlar yakar
Türkü olmuş söyleniyor; Elazığ.

Harput’a çıkınca eser yellerin;
Sıra sıra yatmış hep erenlerin
Canlarını veren bu şehitlerin;
Kucak açmış çağırıyor; Elazığ.

Veda ediyorum dostlar sizlere;
Dua edin sizde biz Polislere
Geldim, gidiyorum başka bir il’e
Gözüm gönlüm sende kaldı; Elazığ.

Adı : HARPUT’A AĞIT

Yazarı : Ahmet KÖMÜRLÜOĞLU – 1948

Türü : Elazığ Şiirleri Güldestesi

Ek Bilgi : Kaynak Coşkun BOZKURT
Toprak çanaklarda solan güllerle
Tarihe ses veren kulelerinle
O, geçmişe hasret camilerinle
Derin bir mateme büründün Harput

Bu akan çeşmeler gözyaşların mı?
Sönen kandillerin kader ağın mı?
Yanlızlık ekmeğin keder aşın mı?
Sen artık hayata küstün mü Harput.

Duyulmuyor şimdi kahkahaların
O kadar derin ki hıçkırıkların
Derdine yabancı şimdi dostların.
Bu halinle sen ne bedbahtsın Harput.

Yazmıyor kalemim, söylemez dilim,
Asırlar geçsede dinmez hasretim,
Her sabah seherde haber beklerim
Sıra, sıra dağlar ardında Harput.

Adı : GÜZEL ELAZIĞ

Yazarı : BİLİNMİYOR.

Türü : Elazığ Şiirleri Güldestesi

Ek Bilgi : KAYNAK : COŞKUN BOZAT

Kale boyu güvercinler yuvası
Rahmetle sulanır altın ovası
Sende vardır erenlerin duası
Sen şarkın gülüsün güzel Elazığ

Çeşitli semtlerde kurulur pazar
Günlük olayları gazete yazar
İnşallah sanada değmesin nazar
Doğunun gülüsün güzel Elazığ

Generalin var, subayın var, erin var
Şehidin var, evliyan var, pirin var
İzzet paşa kalbimizde yerin var
Sen şarkın gülüsün güzel Elazığ

Nadir baba, Mansur baba erenler
İstasyondan gelir geçer trenler
Seni sever, sana gönül verenler
Doğunun gülüsün güzel Elazığ

Hasret buram buram yansa tüter mi
Bülbüller yurdunda baykuş öter mi
Seni methetmeye gücüm yeter mi
Sen şarkın gülüsün güzel Elazığ

Adı : GAKGOŞ’A NASİHAT

Yazarı : Fethiye GÖNÜLTAŞ – Gemlik BURSA – 1997

Türü : Elazığ Şiirleri Güldestesi

Ek Bilgi : Kaynak : Fikret COŞKUN

Meyve zamanı Çizmecinin bahçesinden
Hiç elma çalmadıysan,
Zemheri ayında Kayabaşından aşağı,
Hiç kaymadıysan
Avreşte, keçigede mendil sallamadıysan
Elazığlıyım deme gülerler sana gakkoş.

Nazar değmesin diye Dabakhanede çimmediysen
Bit bazarında bişen foduladan yemediysen
Karaçalı suyundan bi damla içmediysen
Elazığlıyım deme gülerler sana gakkoş.

Harput galesinin gıkgıligine çıhmadıysan
Üryan baba, Fetahmet’i ziyaret etmediysen
Sarahatun camisinde heç namaz kılmadıysan
Elazığlıyım deme gülerler sana gakkoş.

Adı : ELAZIĞ’A HASRET

Yazarı : Orhan ÖNAL

Türü : Elazığ Şiirleri Güldestesi

Ek Bilgi : Kaynak : Harput Çırası Dergisi

Gakgo ösgedim dayanamim gelim Mezireye
Uğrayıp hasret giderecem bibiye diyezeye
Hoyratını halayınıda çok ösgedim
Yıllar var ki doya doya seyredip dinlemedim.

Nahır vakti revan oldum tuttum yolunu
Arka goltuktan bir gakgo dürttü kolumu
Dedi beg yolculuk nere, dedim ona Mezireye
Sordu esas oralımısın, dedim doğma böyüme

Geceyi geçirdik geh uyku geh horatta
Sabah gözümü açtım gelmiştik Fırat’a
Kömürhan da gün doğdu dağları aştı
Otobos yavaşladı Musa damına yanaştı.

Dediler sabah kahvaltısı ihtiyaç mola
İndim kokladım etrafı doya doya
Musa damı dedikleri aynı bir ahır seküsü
Kerpiçten yapmışlar ne boyası var ne süsü

Süyüngü çökmüş çortun’u dönmüş merteğe
Sahibi pala, benziyi mert bir erkeğe
İkram etti bize tereyağlı sac akmeği
Yanında bir üsgüre ayran, buz gibi etti yüreği

Yollandıh yola geldik yoçatı, hanköyüne
Otobüsün içi döndü birden düğün evine
Gulağıma sesler geldi yaklaşik şükür Elazığ’a
bir digeri söylendi,gurban olam toprağına taşına

Göründü kuzeyde pancarlık bağları Harput kalesi
Arka sıralardan gelen hazin bir hıçkırık sesi.
Döndüm baktım bir igit yaslanmış cama
Hasrete dayanamayıp ağlıyor gana gana

Anladım o da benim gibi hasret vatana
Bu hasretliğe sebebin, canına gurt dadana
Garaja vardım yendim otobosdan aşağı
İhvanlar şalvar geymiş sarmış guşağı.

Yağızdır, merttir şu elazığ uşağı
Neşeli olunca seplenir şorşordan aşağı
Gakgo Orhan efkârlanmış ah der Elaziz
İsmi Aziz, İnsanı Aziz, Mamuratül Aziz.

Adı : HARPUTLUYUM GURURLUYUM, MUTLUYUM

Yazarı : Zülfü ÇELİK – 1996

Türü : Elazığ Şiirleri Güldestesi

Ek Bilgi : KAYNAK : COŞKUN BOZKURT

Hasretine dayanamam Harputun
Dağlarına özlemim var Harput’un
Havasına doyulmuyor Harputun
Harputluyum gururluyum, mutluyum.

Seviyorum Harput seni can ile
Dile gettim sevdiğimi söz ile
Zerresini değişmem ben gözüme
Harputluyum gururluyum, mutluyum.

Evvel ahır Harput seni severim
Arada bir ziyarete gelirim
Dua eder göz yaşı dökerim
Harputluyum gururluyum, mutluyum.

Harputludur bizim gerçek aslımız
Gakkoş diyarıdır gakkoş canımız
Evliyalar diyarıdır El-aziz
Harputluyum gururluyum, mutluyum.

Evliyalar yatar Harput bağrında
Vurulmuşum ben onların halına
Gurban olam Gakkoşları yoluna
Harputluyum gururluyum, mutluyum.

Gakko gakko nasıl dedin sen ele
Herkesin derdini getirdin dile
Gözün yaşlı sevgi dolu sözünde
özün yaşlı sevgi dolu özünde.