Hazarbaba Dağı Efsaneleri
Azer Baba Efsanesi
Azer, Hz. Ibrahim’in babasıdır. Yazları Urfa çok sıcak olur. Azer, aşiretiyle yazın buraya yaylaya gelir; kış başlayınca da tekrar Urfa’ya dönermiş.
Bir yaz aşiretiyle Hazar Dağı’na geliyor. Burada bir kavga çıkıyor ve bu dağda Azer aşiretiyle beraber ölüyor, Dağın sarp bir yerindeki mağaraya sığınıp orada şehit oluyor. Azer ismi oradan kalmıştır. Mağaranın içinde Azer’in mezarı söylenen bir kabir vardır .Orayı ziyaret edenler mezarın yanına beş on kuruş para atarlar.
Hazar Baba Efsanesi
Büyüklerimizden duyduğumuza göre, Hazar Baba, Karaoğlan ve Kuşakçı ismindeki evliyalar üç kardeşlermiş. Bu dağlarda zamanında şehit olmuşlar. Mezarları da bu dağlardadır. Haccehan diye bir kız kardeşleri de varmış. Onun da Kürk Köyü’nün üst tarafındaki dağda ziyareti var.
Cuma akşamları Kuşakçı Baba’nın gemici feneri elinde İmran Göze suyuna inip abdest aldığını görenler vardır. Oğlu olmayanlar iki-üç sene Karaoğlan’a gidip Allah yolunda kurban keserler; Cenab-ı Hak bunlara bir oğlan çocuğu verir.
1938’den 1940’a kadar bu üç dağdan birbirine bomba sesiyle birlikte bir top ışık gidip gelirmiş. Hazar Baba, Kuşakçı Baba, Karaoğlan birbirleriyle kavga ediyorlar derlermiş.
Hazar Dağı Efsanesi
Büyüklerimizden duyduğumuza göre, eskiden Hazar Dağı’ndan bin kişilik bir asker kafilesi geçiyormuş. Mevsim kışmış. Burada tipiye yakalanmışlar. Bin kişilik ordunun tamamı burada telef olmuş.
”Hazar” aslında ”bin” demektir. Bu dağda ismini buradan almıştır. Sonuç olarak; Hazar Gölü ve Hazar Dağı efsanelerinin Anadolu’da derlenen diğer metinlerle benzerlikleri ile, bunlarda asırlardır muhafaza edilmiş olan bazı İslam’i değerler, bize bu yörenin Türk-İslam karakterinin efsanelerde canlı bir şekilde yaşadığını göstermektedir.
ŞARIK-ŞİRVAN : BÜKSOR